Küresel motor sporları kuruluşu FIA, Formula serisinde 2030 yılına kadar sıfır karbon salınımı hedefliyor. FIA tarafından geliştirilen yeni sürdürülebilir yakıt örnekleri ise motor üreticilerine test edilmesi için gönderildi.
Formula 1, 2030 yılına kadar sıfır karbon ayak izi planında, tüm pist organizasyonlarını ve yarışları kapsamayı hedefliyor. Yıl boyunca dünya çapında yapılan nakliye ve lojistik operasyonları bu sürdürülebilirlik planı içerisinde henüz olmasa da, FIA bununla ilgili de çalışmaya devam edecek. Ayrıca Formula 1 organizasyonunun sahibi Liberty Media, lojistikte verimliliğe, %100 yenilenebilir enerjiye sahip ofislere ve fabrikalara geçme sözü verdi. Tüm organizasyonlarda, tek kullanımlık plastik kullanımından geri dönüşüme kadar her detaya önem gösterilecek.
F1 CEO’su Chase Carey, “Mevcut F1 hibrit güç ünitesinin dünyadaki en verimli motorlardan biri olduğunu bilmiyor. F1’in otomobil endüstrisi için lider olmaya devam edeceğine ve sıfır karbon salınımı olan hibrit ve içten yanmalı üniteyi yapmak için çalışacağımıza inanıyoruz.” dedi.
Formula 1 %100 Sürdürülebilir Yakıt İçin Çalışıyor
Bu amaçla FIA, %100 sürdürülebilir olan ve F1’in katı yönetmeliklerine uygun olan bir biyoyakıt geliştirilmesi üzerinde çalışıyor. Bu yakıtın ilk örnekleri ise Formula 1’de yarışan 10 takımın motor tedarikçisi olan Ferrari, Honda, Mercedes ve Renault takımlarına teslim edildi. Yakıtın içeriği hakkında henüz bir bilgi verilmese de F1 araçları tarafından kullanılan yüksek oktanlı yakıtların aksine yalnızca biyolojik atıklar kullanılarak elde edildiği söylendi. Ayrıca önümüzdeki F1 sezonunun başlangıcından itibaren, tüm takımların %10 biyoyakıt kullanması zorunlu olacak.
FIA başkanı Jean Todt şunları söyledi: “FIA, faaliyetlerimizin çevresel etkilerini azaltmak ve daha yeşil bir gezegene katkıda bulunmak için sürdürülebilirlik adımları atmakta kararlı. F1’e güç sağlayabilecek biyo atıklardan yapılmış sürdürülebilir yakıt geliştirerek, ileriye doğru yeni bir adım atıyoruz. Dünyanın önde gelen enerji şirketlerinin desteğiyle, en iyi teknolojik ve çevresel performansı birleştirebiliriz.”
