İlk Yerli SUV: Anadol Böcek
Tarihin tozlu raflarında unutulmaya yüz tutmuş bir araçtır Anadol Böcek. Türkiye’nin ilk yerli SUV aracı olan, hatta kendinden sonra Avrupa’da birçok benzer tasarıma sahip araca öncülük eden Anadol Böcek’i gelin hep beraber yakından inceleyelim.
Küçük, Tatlı, Şirin: Anadol Böcek
Anadol Böcek, A6 araç kodu ile 1975 yılında imal edilmiştir. Volkswagen Buggy modeline benzetilen araç, aslında tasarım olarak Buggy’den çok farklıydı. O yıllarda Türk Silahlı Kuvvetleri’nin isteği üzerine tasarlanan Böcek’in tasarımını, Otosan Araştırma ve Geliştirme bölümünde çalışan Jah Nahum yapmıştır. Anadol firmasının söylediğine göre, tasarımı, o yıllarda artan turizm potansiyeli ve sayıları gittikçe çoğalan tatil köyleri düşünülerek yapılmıştır. Halkın talebinin çok olacağı düşünülmüştür. Ancak Böcek’in üretimi şanssız bir döneme denk gelmiştir. O yıllarda patlak veren ekonomik kriz ve Dünya’da yaşanan petrol krizi aracın satışlarını çok azaltmıştır.
Aracın en önemli konsepti üstü açık, kapısız, ön camı kaputla aynı eğime sahip olan şekliydi. Bu kaput dizaynı aslında pek bilinmese de kendisinden sonra gelen bir çok araca öncülük etmiş fütüristik bir dizayndır. Hatta günümüzde bile Tesla Cybertruck’ta bu tasarımın esintilerini görmek mümkündür.
Hem Küçük Hem Güçlü
Anadol Böcek, 54 HP güç üreten 1298cc Ford Kent Crossflow OHV motora sahiptir. Bu da hafif ve küçük olan kasasıyla birleşince gayet yüksek performanslı bir araç haline gelmiştir. Dönemin pop-art ve fütüristik tasarım hatlarına sahip olarak arka görünüşü asimetrik bir yapıya sahiptir. Önde bulunan küçük lambaları sayesinde de ön kısmın cam ile aynı eğimde inmesi sağlanmıştır. Arka bölmesinde bulunan asimetrik kısımda stepne haznesi bulunur ve stepnesi dışarıdan görülebilir. Aslında bu Anadol Böcek’i kendine has yapan noktalardan birisidir. Çünkü bir benzeri daha yoktur. Küçük ve tatlı kasasının altında da yine küçük denilebilecek lastiklere sahiptir. Ancak önden ve arkadan bakıldığında bu lastiklerin dışarı taşan ufak kısımları aracın bir miktar daha vahşi görünmesini sağlar.
Anadol Böcek de üretildiği şanssız dönem yüzünden, STC-16 ile aynı hüzünlü kaderi paylaşmıştır. İkisi de tasarım ve performans yönüyle geleceğe bakan araçlar olsalar da gerek Türkiye’nin gerekse de global dünyanın sıkıntılı dönemleri yüzünden unutulmaya yüz tutmuşlardır. Bu araç 1975 yılında 202 adet, 1976 yılında da özel olarak üretilmesi sebebiyle 1 adet satabilmiş ve devamında üretimi durmuştur.
