Suzuki’den Yeni Bir ve Etkileyici Bir Model: Baleno 1.2 GL

0
6508

Türkiye’de uzunca bir süre “uykuda” olan Suzuki, gözlerini açtı ve Baleno ile atağa geçti.

Süreyya İzgi, Suzuki markasının yakında trafikte bolca göreceğimiz modeli Baleno’yu sizin için test etti. İşte Süreyya İzgi’nin farklı yorumuyla Suzuki Baleno…

Suzuki’yi ilk tanıdığımızda Suzuki Swift vardı, minik şehir otomobili. Ekonomikti, pratikti. Tabii, “çıldırmış” GTI versiyonu da çok ilgi görüyordu. Swift’in yanında da özellikle güneydeki turistik şehirlerde safari turlarında kullanılan Samurai arazi araçları… Gerçi bunlar çok tekin değillerdi, doğru kullanılmadığında kolay taklaya gelebildiğinden hep ismi “neden Samurai değil de Kamikaze?” diye düşünür dururdum. Tabii bir de unutulmaması gereken Carry “sucu kamyonetleri” vardı. Bilemiyorum belki de en uzun ömürlüsü onlar oldu yüklendikleri ağır mesaiye rağmen. Sonra Suzuki, sembolik olarak yer almaya başladı Türkiye pazarında. Düşünün, öyle ki Liana diye, Top Gear’da alay konusu olmuş minik sedandan sadece 7 adet satılmış ülkemizde. O derece var ama yoktu Suzuki. Bir dönem Daihatsu’nun temsil edildiğinden beter durumdaydı.

Ama dev Japon markasının distribütörlüğü Doğan Holding’e geçince markanın başına geçen Suzuki Genel Müdürü Ümit Karaarslan’ın deyimiyle “Suzuki uykudan uyandı”. Bir ara VW tarafından satın alınacağı konuşulan Suzuki, bu gerçekleşmeyince güçlü alt yapısını değerlendirip kendi ayakları üzerinde durma yolunu seçti. Bu kuru kuruya bir uyanış ifadesi değil, Suzuki güçlü modellerle geliyor. Eldeki modelleri tabii ki yok etmiyorlar, küçük sınıftaki tek 4×4 otomobil olan Swift, belirsizlik döneminde ithali durdurulan Jimny ve markanın en çok satılanı Vitara satışları sürerken Suzuki Türkiye, işi büyütüyor ve Baleno ile B hatchbackler arasında da kendisine yer arıyor.

Aslında sunum sırasında Baleno’nun bu uyku yıllarının arasından ölü doğacak bir bebek olacağını düşünmüştüm. Ucuza temsil Hani Mitsubishi’nin hiç satılmayan küçük sedanı Attrage var ya Gelgelelim, otomobil oturunca ilk şaşkınlığımı yaşadım, hiç de fena değildi. Hindistan’da üretiliyor diye biraz küçümsemiştim açıkçası. Ama uzaya uydu yollayan Hintler işi ilerletmiş görünüyordu. Kaliteli malzemeler, gayet iyi işçilikHadi dedim yola koyulayım, Belgrad Ormanı’nın içinden geçiyorum, virajlı Göktürk yolundayım.

Şeritler akmaya başladıkça Suzuki Baleno şaşırtmaya devam etti. Bir kere, CVT otomatik şanzıman modernize edilmiş, geçmişten tanıdık, vites değişimlerinde bocalayan, sürücüyü kendine alışmaya zorlayan, tuhaf mekanizmayla vedalaşılmış, gayet tutarlı, olgun sürüşler sağlayan kademesiz otomatik vitese geçilmiş. Kullandıkça keyif veriyor, aksamıyor. Baleno akıp gidiyor.

SUZUKI NEXT 100 stratejisiyle üretilen modellerin ilki olan Baleno, yeni bir platform üzerinde geliştirilmiş ve kaydadeğer hafifleme olduğu açıklanıyor. “Atılan kum torbaları”, genç Suzuki’ye hızlanmada çeviklik ve frenajda güvenlik getirmiş. Gerek kabinde kullanılan malzemeler ve gerekse koltuklar otomobil hakkındaki önyargılarımı yıkmıştı. Kokpirtin kullanışlılığı, orta konsoldaki bilgi ekranının kolay anlaşılırlığı dikkat çekici geldi gözüme. Bir de bagajın sınıfını aşıp 320 litre kapasite ile C hatchbacklerden fazla kullanım alanı sunuyor olması, şansını daha da artırmıştı.

Suzuki araç testleri markanın her modelinde güç ve tasarım konusunda ortak değerler olduğunu gösteriyor.

Suzuki Türkiye’nin satış hedefleri şimdilik pek de yüksek değil ama kullanıcının güvenini kazandığı taktirde Baleno sınıfında gayet iddialı bir otomobil haline gelecek. Belgrad ormanının içinde süzülürken radyoda keyifli şarkılar çalıyor, müzik sistemi hiç de küçümsenecek türden değil Motor sesi mi, rahatsız edici, kulağı tırmalayan hiçbir durum yok, 1.2 litrelik dört silindirli Suzuki motoru, sessizce görevini yapıyor. DUALJET çok noktalı enjeksiyon sistemi, bu mütevazı makineyi yakıt tüketiminde iddialı hale getiriyor ki kullanıcıların bu ülkede en çok ihtiyaç duyduğu konu da bu. 90 beygir, 1.2 litrelik bir motor için yeterli, gövdenin hafifliği sayesinde hızlanmalarda çevik, tüketimde de kullanıcı dostu. Gerçi, orman içindeki eğimlerde torkun daha yüksek olması tırmanışlarda daha iyi gelebilirdi Daha zorlu yokuşları tırmanmak küçük motoru biraz terletebilir Suzuki Türkiye, Baleno’yu tek donanım paketi GL ile ithal ediyor. Zaten paket o kadar dolu ki, fazlası şımarıklığa girebilir! Baleno’da, 6 havayastığı, ABS, EBD, BAS, ESP, Lastik Basınç Uyarı Sistemi, Yokuş Kalkış Destek Sistemi bluetooth bağlantılı direksiyondan kumandalı müzik sistemi, USB&AUX girişi, yol bilgisayarı, vites konum göstergesi, refakatçi aydınlatma sistemi, otomatik farlar, karartılmış arka camlar, LED gündüz farları, 16 inç alaşımlı jantlar, uzaktan kumandalı merkezi kilit, yükseklik ayarlı hidrolik direksiyon, yükseklik ayarlı sürücü koltuğu, krom kaplı kapı kolları, önde ve arkada 12V güç çıkışı, elektrik kumandalı aynalar standart donanımı oluşturuyor.

Ormanın içinde 30 km’yi geride bırakırken Baleno ile ilişkimiz giderek güçlendi. Virajlı orman yollarında tutunma limitlerini zorladığım otomobil, tabii ki iddialı değil ama yine de keskin dönüşlerde bile güvenliği riske etmeyecek kadar kararlı. “Ne de olsa geçmişinde Swift GTI var” demedim değil Süspansiyon konforundan söz etmeli. Gerçi yol pürüzsüz asfalttı ama hız kesmek için yapılan kasislerde yaşanan sarsıntıyı kabine minimum düzeyde yansıttı Baleno. Islak yüzeylerde kullanmak önemliydi ama ne yazık ki Ağustos’tan sarkan sıcak bir günde otomobilin kabininde ne kadar yağış sesi duyulacağını görmek pek mümkün olamadı. Yol sesi Japon otomobillerinin kronik rahatsızlığıdır malum, kaymak asfaltta sorun yoktu ama aklımda “ya ıslak olsaydı, izolasyon ne kadar iyi acaba?” diye geçmedi diyemem Ha bu otomobil kusursuz mu? Cezbedici bir fiyatla satılan Baleno’nun en önemli eksiği güvenlikle ilgili. Euro NCAP çarpışma testlerinde 3 yıldızda kalan küçük Japon, yıl içinde yapılacak geliştirmeler ve eklenecek güvenlik donanımlarıyla daha güvenli hale getirilecek. Umarım bu konu, modelin adını kötüye çıkarmaz. Suzuki Baleno lansmanında SUZUKI NEXT 100 stratejisiyle üretilen modellerin markayı yeniden hak ettiği noktaya ulaştıracağını vurgulayan Ümit Karaarslan, “Suzuki 2020 yılına kadar her yıl yeni bir model tanıtacak.markayı yeniden hak ettiği noktaya ulaştıracak dedi ve güzel bir haber de ekledi: “Suzuki 2020 yılına kadar her yıl yeni bir model tanıtacak. Bu modern dönemin ilk üyesi Baleno’dan çok ümitliyiz.”

Yorum Yap

Please enter your comment!
Please enter your name here