Amfibi : Karada ve Suda Gidebilen Araçların Hikayesi
Amfibi (KARADA VE SUDA GİDEBİLEN) araçların tarihi 1770 li yıllara dayanır. Ancak bilinen ilk kendinden tahrikli amfibi araç Orukter Amphibolos isimli buharla çalışabilen tekerlekli tarama mavnası 1805’ te Oliver Evans tarafından tasarlandı.
4×4 Schwimmwagendi
2.Dünya savaşı zamanında kullanılmak üzere amfibi araçlara ağırlık verildi. Üzerinde çok fazla çalışıldı.Amfibi araçlar içerisindeki en önemli 2 araç ta 2. Dünya savaşı sırasında geliştirildi. En başarılı olanı ise Porsche mühendislik tarafından 1942’ de tasarlandı ve üretildi. 2.Dünya savaşında da yaygın olarak kullanılan bu araç 4×4 Schwimmwagendi.
Bir diğer aracımız ise 2,5 tonluk GMC kamyon kasalarının modifiye edilerek oluşturulan yine 2. Dünya savaşında ABD tarafından kullanılan DUKW (DUCK) tır. 10 ileri 2 geri vitese sahip bu araç gövdesinin tekneye benzemesiyle ve batmaması için tasarlanan hava kanallarıyla 1960’ların ortalarına kadar devam etmiş ayrıca polis itfaiye ve kurtarma birimlerince de kullanılmıştır. Gözlere çarpan bir diğer özelliği ise Zemine göre lastik havalarını ayarlamaya sağlayan hava kompresörünün olmasıdır. Bu araçlar savaş zamanında çok işe yaramıştır.
The Amphi Car Model 770
Günümüz çağına biraz daha yaklaşacak olursak The Amphi Car model 770 le karşılaşırız.
Amphicar, Batı Almanya’da üretildi ve ilk olarak 1961 New York Otomobil Fuarı’nda Amerika’da ortaya çıktı. Başlangıçta Hanns Trippel tarafından tasarlanan bu amfibi arabalar, 1961’den 1967’ye kadar ABD pazarına girdi. En çok karada seyir ve suda çalışma kabiliyetleri ile dikkat çeken bu arabalar, o zamanlar otomobil dünyasında eğlenceli yeni bir buluştu.
Amphicar model 770 adını kara da 70 mil, suda 7 mil hızda ilerlemesinden almıştır. Ancak 70 mil olarak açıklanan hız, aracı test eden kişiler tarafından 65 mil olarak ölçülmüştür. Suda da 10 mil olarak ölçüm sağlanmıştır. Yaklaşık 1150 cc 43 hp güç üreten motoru ile küçük görünümlü ancak 2300 kg ağırlığındaki bu aracı 65 mil hızına çıkması çok başarılı olduğunu gösterir. Neticede bu araç hız aracı değildir. Aracı suda kullandıktan sonra 12 tane yağlanması gereken noktası vardır.
SAMUR
Bu araçtan ülkemizde 1 adet bulunmaktadır. Hem karada hem suda giden araçlara bir diğer örnek ise TSK nın geliştirdiği SAMUR isimli araçtır. Aracımız dıştan bakıldığında devasa bir kamyonu andırıyor ve karada 100 km/h, suda 10 km/h hıza ulaşıyor. 25 dkda ise 150 M köprüye dönüşebiliyor.
“Seaways”
İlgi çekici. İnsanların günlük kullanımına sunulsalar nasıl olur kim bilir.