Karbon Emisyonu Nedir? Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Karbon emisyonu, hepimizin de bildiği gibi karbonun atmosfere salınması demektir. Sera gazı emisyonu olarak da bilinen bu durum, iklim değişikliğiyle doğrudan bağlantılıdır.  Atmosfere salınan karbon miktarı arttıkça iklim değişikliklerini/bozulmalarını daha net bir şekilde hissederiz. Aşırı sıcaklar, aşırı soğuklar, buzulların erimesi, daha önce olmadığı kadar şiddette fırtınalar olması gibi sonuçları vardır, iklim değişikliklerinin. Karbon artışlarının sebepleri olarak; nüfusun kontrolsüz artışı, sanayileşme, küresel enerji taleplerindeki artış ve yeşil alanların azalmasını gösterebiliriz. Ancak yapılan araştırmalar öyle gösteriyor ki, ulaşım araçları yani otomobillerin doğaya saldığı karbon miktarı, diğer faktörlere nazaran bir tık daha fazla.

Arabalardan ne kadar CO2 saldığını veya elektrikli araçların gerçekten daha temiz bir alternatif olup olmadığını hiç merak ettiniz mi?

Ulaşım, AB’nin toplam CO2 emisyonlarının yaklaşık %30’unu oluşturuyor ve bu oranın %72’si de karayolu ulaşımından kaynaklanmaktadır. Neyse ki, dünya olarak bu gazların zararının farkındayız ve azaltma amacıyla birçok yeni aksiyonlar alıyoruz. CO2 emisyonlarını azaltma çabalarının bir parçası olarak AB, ulaşım kaynaklı emisyonları 1990 yılına kıyasla 2050 yılına kadar %60 azaltma hedefi belirledi.

Karbon emisyonu Mutluluğumuzu Etkiliyor

İklim değişikliği bu şekilde devam ederse, bilim insanları aşırı hava koşullarının, hava kirliliğinden kaynaklanan dumanla birleştiğinde insanları kalp hastalığına, astım gibi solunum hastalıklarına, salgınlara ve zamansız ölümlere daha duyarlı hale getireceğini tahmin ediyorlar. Yaklaşık 1 derecelik küresel sıcaklık artışı, Amerika Birleşik Devletleri’nde her yıl yaklaşık 1.000 ve dünya çapında yaklaşık 20.000 hava kirliliğine bağlı ölüm anlamına geliyor. (Kaynak: Science Daily)

Filozoflar ve sosyal bilimciler, asırlardır mutluluk ve onun nasıl tanımlanacağı üzerine düşünüyorlar. Mutluluğun kendisi özneldir, yani sizi mutlu eden bir durum başkasını etmeyebilir. Yapılan araştırmalar nesnel verilere dayanmasa da bir insanın mutluluğu, yaşam kalitesiyle orantılıdır.

NFE(New Economics Foundation) tarafından yapılan çalışmalar sonucu, HPI(The Happy Planet Index) yani Türkçe direkt olarak çevirmemiz gerekirse “Mutlu Gezegen Endeksi” adında bir mutluluk formülü bulunmuş.

Bu çalışma 140 farklı ülkede yapılmış ve Türkiye 140 ülke arasında 68. sırada kendisine yer bulmuş. Diğer verileri ortalama seviyelerde olan ülkemiz için ekolojik verimliliği (karbon ayak izi) değerleri düşük olduğu için sıralamamız biraz geride kalmış. (Kaynak: HPI)

Bu denkleme göre gayri safi yurtiçi hasıla mutluluğu satın almaz. Ancak zenginleştikçe, doğamızı korumak amaçlı yapacağımız atılımlar, mutluluk katsayımızı gözle görülür derecede arttıracaktır.

Doğamızı Nasıl Daha İyi Koruyabiliriz?

Hal böyleyken, yüksek karbon salınımlarına göz yummak uçuruma doğru araba sürmek demektir. Karbon salınımlarını azaltmak için de çevreye en çok zarar veren ulaşım araçlarından başlamak mantıklı görünüyor. Bu sebepten elektrikli otomobiller sürekli olarak “0 Emisyon” şeklinde reklamlar yapıyorlar. Çünkü Karbon emisyonu değerlerini azaltmanın temelde 2 farklı yolu var. Bunlardan ilki otomobilleri daha verimli hale getirmek. İkincisi ise yakıt tipini değiştirmek.

Elektrikli Araçlar Gerçekten Çevreye Faydalı Mı?

Popülaritesi giderek artan elektrikli araçların, sürüş sırasında doğaya herhangi bir egzoz gazı salmadığı için “0 emisyon” iddiaları doğrudur. Fakat dikkat edilmesi gereken bir durum daha var. Elektrikli araçların üretimi sırasında doğaya ne kadar karbon gazı salınıyor?

Elektrikle çalışan motorların üretiminde, içten yanmalı motorlara göre çevreye daha fazla veriliyor. Ancak, Avrupa’daki ortalama enerji tüketimi hesaba katıldığında, elektrikli arabaların benzinle çalışan araçlardan daha temiz olduğu görülüyor. Gelecekte yenilenebilir kaynaklardan elde edilen elektriğin payı artacağından, elektrikli arabalar çevre için daha da az zararlı hale gelecektir.

Hedef 2050

Neyse ki; giderek bilinçlenen insanoğlu, bu konuda da hızlı bir şekilde aksiyon alıp, çevre kirliliğini minimize edecek teknolojiler üretiyor. Yapılan araştırma ve öngörülen teknolojik gelişimler sonucu, yıllık karbon salınımının sıfıra kadar indirilmesi hedefleniyor.

Çevreye Uzun Vadede Daha Az Zarar Vermek için İkinci El Elektrikli Otomobil İlanlarımıza Göz Atın!