Hibrit otomobiller ülkemizde oldukça yaygınlaştı. Özellikle yerli olarak üretimi gerçekleştirilen hibrit Toyota Corolla ve C-HR modelleri ötv teşvikleri ile birlikte halkımız insanı tarafından sevildi ve aktif olarak kullanılıyor. Ancak ülkemize giren ilk hibrit otomobil modelleri bu iki model değildi. Zamanında Honda Civic ve CR-Z modelleri ile Türkiye pazarına girmişti. Ancak iki modelde bekleneni verememiş ve ülkemizde fazla tercih edilmemişti. Honda CR-Z bu modellerden bir tanesi ve tasarımı ile oldukça dikkat çekici. Spor bir yapıya sahip olan CR-Z iki kapılı 4 kişilik 6 ileri düz vitese sahip hibrit bir otomobildir. Gelin birlikte Honda CR-Z modelinin teknik özelliklerine ve ülkemizde neden bekleneni veremediğine bakalım.
Honda CR-Z Neyin Nesidir?
Honda CR-Z Honda’nın IMA (Integrated Motor Assist) isimli hibrit teknolojisini kullanan hibrit bir otomobil modelidir. İki kapılı spor bir yapıya sahiptir. Arka koltukları yetişkinlere uygun olmayan model sözde 4 kişilik bir otomobildir. IMA teknolojisi sayesinde içten yanmalı motor ihtiyaç duyduğu anlarda elektrik motorundan destek alabiliyor.
Motor Performansı ve Teknolojisi
Honda CR-Z dünyanın ilk 6 ileri düz vitesli hibrit otomobili. 6. nesil IMA teknolojisinden faydalanan Honda CR-Z, yakıt tüketimine olumlu etki sağlayan 14 hp güç üreten bir elektrik motoru ile donatılmış. İçten yanmalı motor 6100 devirde 112 hp güç ve 4800 devirde 144 Nm tork değeri sunabiliyor. Elektrikli motor ise 1500 devirden itibaren 14 beygirlik güç ile içten yanmalı motoru destekliyor. Ayrıca 1000 devirden itibaren üretilen 79 Nm tork değeri otomobilin kalkışlarda zorlanmamasını ve şehir içi yakıt tüketiminin düşük olmasını sağlıyor. Toplamda iki motor 174 Nmlik tork değerini 1000 ile 1500 devir arasında vermekte.
CR-Z Neden Bekleneni Veremedi?
Her ne kadar hibrit bir otomobil olmasına rağmen beraber geldiği düz vites onu şehir içi sıkışık trafikte seyahat eden müşterilerinden kopardı. Üstelik sahip olduğu sportif görünüş ile bağdaşmayan motor performansı modeli spor bir otomobil olmaktan çok farklı yerlere getirdi. Ayrıca dönemin hibrit otomobil duyarsızlığı ve ülkemiz insanının yeni teknolojilere kolay alışamayışı modelin tercih edilmemesindeki bir diğer unsur. Arka koltuklarda seyahat etmenin zorluğundan bahsetmiyorum bile.