Mercedes-Benz marka araçların arkasında okuduğunuz 4MATIC yazısı dikkatinizi çekmiştir? Oldukça havalı görünen bu ekstra yazı, aslında gerçekten havalı. Mercedes-Benz markasının dört çeker sisteminin piyasa adı olan 4MATIC, diğer Mercedes-Benz teknolojilerine ilave olarak hem güvenlik hem de yol tutuş açısından önemli bir faktör.
İlk olarak W124 kasa koldu 1987 model E Serisinde kullanılan bu sistem, günümüzde bütün Mercedes-Benz G Serisinde standart olarak sunuluyor. Diğer modellerde opsiyonel olarak sunulan 4MATIC teknolojisi otomobillerde neredeyse her zaman otomatik şanzıman ile birlikte bulunuyor.
4 MATIC Sistem Artıları
Otomatik şanzıman ile tekerleklerden gelen çekiş gücü ihtiyacını tarayan sistem, 4MATIC teknolojisi ile her tekerleğe ihtiyacı olan gücü sağlıyor. Ayrıca tabana tutunmayan bir tekerlek varsa veya patinaj halinde bir tekerler varsa buraya güç göndermeyi bırakarak tabana tutunan normal durumdaki tekerleklere güç göndererek aracı bulunduğu durumdan kurtarıyor. ABS, ESP ve 4-ETS (Elektronik Çekiş Kontrol Sistemi) ile birlikte çalışan 4MATIC sistemi, olumsuz hava koşullarında da maksimum yol tutuş sağlayarak güvenliği en üst düzeye çıkarıyor.
Bütün bu yazılanları yaparken sistem varsayılan olarak önlerde %45, arkalarda %55 oranında bir güç dağılımı yapıyor. Audi ve BMW markalarının dört çeker sistemlerinde bu oran 40-60 olarak karşımıza çıkar. Mercedes-Benz’in 45-55 oranını tercih etmesinin nedeni ise aracı daha konforlu ve daha stabil bir hale getirmek. Gücün arkada yoğunlaştığı otomobillerde ani gazlamalarda ne olduğunu sanırım hepimiz biliyoruz. Hatta Mercedes-Benz, AMG versiyon otomobillerde daha sportif bir sürüş hissi sağlamak adına bu oranı 33-67 (ön-arka) olarak belirlemiştir.
4MATIC Sistemin Eksileri
Elbette iki çeker sistemlere göre daha fazla parçaya sahip olduğu için sürtünme ve ağırlık daha fazla, bu da 4MATIC sisteminin dezavantajı olarak karşımıza çıkıyor. Ancak bu; sistemin vaat ettiği güvenlik, yol tutuş ve konfor karşısında sanki ödenebilir bir bedel.
