Şekliyle kolayca akılda kalan Wankel motor, içten yanmalı türler arasında karşımıza çıkıyor. Bu motor tasarımında standart pistonlar yerine, genişletilmiş kenarlara sahip bir üçgeni anımsatan döner pistonlar kullanılıyor. Elips şeklindeki bir motor bloğu içerisinde hareket eden üçgen parça, hafifliği sayesinde daha yüksek devirde dönebiliyor ve küçük hacimlerden yüksek güç üretimi sağlayabiliyor. Wankel motor nedir diye baktığımızda pistonlu motorlardan farklı olarak kompakt, akıcı hareketlere ve yüksek güç-ağırlık oranına sahip bir motor türü olduğunu görüyoruz. Mekanizmanın güç aktarımı ise doğrudan pistona bağlı mil ile gerçekleştiriliyor. Wankel motorun sağladığı avantajlara ve çalışma prensibine şimdi biraz daha yakından bakalım.

Nasıl Ortaya Çıktı?

wankel-motor

Tasarladığı modele adını veren mühendis Felix Wankel, Wankel motorun çalışmalarına 1924 yılında başladı. Teknik aksaklıklar üzerinde çalışan mühendis, 1940’lı yılların sonunda, bugün Audi olarak bildiğimiz NSU ile birlikte geliştirmelerine devam etti. Yıl 1954’ü gösterdiğinde, pek çok teknik sorunu çözülse de ticari kullanıma hazır olmayan DKM54 modeli ortaya çıktı. Dört yıl sonra da günümüzün Wankel motor tasarımına benzeyen KKM57P tasarımı geliştirildi ve 1963 yılında NSU Spider modelinde kullanıldı.

1967 yılına gelindiğinde NSU Ro 80 çift döner rotorlu Wankel motor üretildi. 136 BG güç üretebilen bu tasarım 103 kilo ağırlığındaydı. Tasarım bilinirlik kazandıktan sonra Japon Toyo Kogyo ve Amerikan Ford firmaları Wankel motor üreterek kendi araçlarında kullandı. Devamında Datsun, Rolls-Royce ve Alfa Romeo gibi önemli markalar da bu motor türüyle ilgilendi. Ancak “Wankel motor hangi araçlarda var?” diye soracak olursak Mazda’nın RX7 ve RX8 modelleri karşımıza çıkıyor. Ancak Wankel motor bulunan tüm otomobilleri sıralayacak olursak; SU Spider, NSU Ro-80, Mazda R-100, Mazda RX-7(ülkemizde nadir) ve Mazda RX-8 olarak örneklendirebiliriz.

Wankel Motor Nasıl Çalışır?

wankel motor çalışma prensibi

Wankel motorun iç yapısı, sanılanın aksine standart tasarımlardan çok daha basit. Çalışma prensibi, oval bir gövdenin içerisinde dönen üçgen şekilli rotordan oluşuyor. Tasarlanan motora göre bu rotorların sayısı 2, 3 ve 4 adede kadar çıkabiliyor. Ayrıca bu motorda krank milinin görevini üstlenen bir de eksantrik mili mevcut. Yani genel çerçeveye baktığımızda Wankel motorun sahip olduğu hareketli parçalar: 4 silindir, 16 supap ve 2 eksantrik ile çalışan günümüz motorlarından çok daha sade diyebiliriz.

Rotor, iç kısımda bir V ve dış kısımda bir düz dişli yardımıyla motorun ana miline bağlanıyor. Motor çalışırken emme, sıkıştırma, iş ve egzoz zamanları motorun çevresinde oluşuyor. Çalışma mekanizmasının zorluğu da buradan kaynaklanıyor. Rotorun etrafının çabuk aşınmasından dolayı sıklıkla değiştirilmesi gerek. Genelde polimerik malzemeden yapılan rotor kenarları, hala aşınması güç bir malzeme alternatifine sahip değil. Wankel motor neden kullanılmıyor konusunda bu konunun da büyük ölçüde etkili olduğunu söyleyebiliriz. 

Motor Tipleri Hakkında Daha Fazla Bilgi Edinmek için Tıklayın!

Yorum Yap

Please enter your comment!
Please enter your name here