Volvo’da araçlar arası iletişim konusu yeni gündem. Peki, araçlar arasında iletişim nasıl sağlanır ve bu yeni teknoloji, trafikte neleri değiştirir?
Volvo’da araçlar arası iletişim
Volvo’nun güvenlik önlemlerinin çok üzerinde durduğu biliniyor. Her yıl en güvenli otomobilleri üretmek için yapılan araştırmalar 2019’da da son sürat devam ediyor.
İsveç’li otomotiv devi Volvo, can güvenliğini pazardaki diğer firmalardan daha çok önemsemesi ile ya da işin bu kısmını daha iyi pazarlaması ünlüdür. Bu amacına yönelik sürekli çalışmalar yapan firma son olarak araçlar arasındaki iletişime dayanan yeni bir sistem üzerinde çalışıyor. Firma araçlar arasındaki iletişimi 2020 model araçlarında hayata geçirmeyi planlıyor. Bu altyapı tüm yeni çıkan Volvolar için standart haline gelince çok işe yaraması bekleniyor. Bu yeni altyapıdaki ilk bilgi paylaşımı “kaygan zemin” olarak belirlenmiştir. Bu sisteme kaygan zeminden geçen kişi diğer geçecek kişileri uyaracak ve arabaya bu bilgi ulaşmış olacaktır. Diğer sistem ise “dörtlü flaşör” olarak geçiyor.
Yol kenarına çekmiş ve dörtlü flaşörünü açmış Volvo’lar internet üzerinden diğer Volvolar tarafından bulunabilecek. Bu sayede olası kazalar ya da kör noktada durmak zorunda kalanlar hakkında yoldan geçecek olanlar bilgilendirilebilecek. Firma bu sistemi sadece kendi araçlarında değil, diğer firmaların araçlarıyla paylaşmayı da hedefliyor. Yollar hakkında anlık bilgi paylaşımının çok sayıda kazayı ve mağduriyeti azaltacağını, kazaları ciddi biçimde engelleyeceği düşünülüyor.
Başka hangi sistemleri geliştiriyor?
Volvo, araçların karşılıklı iletişimine dayanan teknolojisi dışında daha birçok sistem geliştiriyor. Bu sayede araçlarında, sürüş güvenliğini alanındaki ününü, daha da perçinlemeyi hedefliyor. Bunlardan bazıları sarhoş ve dikkati dağınık sürücüyü tespit etme ve maksimum hız sınırlaması olarak biliniyor. Firma 2020 başında araçların içerisine koyacağı kameralarla sürücünün hareketlerini incelemeye başlayacak.