Japon otomobilleri sadece Türkiye’de değil bütün dünyada sorunsuz yapıları ile bilinmekteler. Mühendislikte bir sistem ne kadar karmaşıklaşırsa o kadar arıza ihtimali artar prensibi ile üretilen Japon otomobilleri sahip oldukları basit ama kullanışlı sistemler her geçen gün daha da tercih edilmekte. Özellikle Toyota, sahip olduğu küresel prestij ile kendine yarattığı pazarı her geçen gün daha da büyütmekte. Bu pazarın büyümesinde üretilen araçların seri üretim teknolojilerinin gelişmesi ve güçlü ihracatın büyük bir payı var. Ancak bu süre zarfında Toyota gibi her otomotiv üreticisinin uyması gereken kurallar ve koydukları hedefler bulunmakta. Bu hedeflerden bir tanesi otomobillerde performans ve ekonomiyi aynı modelde yakalayabilmektir. Bunun sonucu olarak supap zamanlamaları ile oynayan Toyota, performans ve düşük yakıt tüketimini tek bir model üzerinde VVT-I adı ile ortaya çıkarmıştır.
VVT-I Nedir?
Variable Valf Timing with Intelligence anlamına gelen kavram, değişken zamanlı supap teknolojisidir. Benzer teknolojiler BMW’de Vanos, Honda’da ise V-TEC adı ile bilinmektedir. ECU yani otomobilin sahip olduğu beyin sayesinde kontrol edilen VVT-I teknolojisi emme supaplarının erken açılmasını ve içeri daha fazla oksijen alınmasını hedefler.
Nasıl Çalışır?
Sistem istenen devir bandına göre ECU sayesinde kam mili dönüş açısını değiştirir. Değişen kam mili oryantasyonu ile emme supapları daha uzun süre açık kalır. Bu sayede silindir içindeki oksijen miktarı artar. Yanma daha verimli gerçekleşir. Değişken supap zamanlamasında asıl prensip, supap zamanlamalarına her devir bandında müdahale edilebiliyor olmasıdır. Bu sayede devir yükseldikçe motor daha yüksek performanslı bir yapıya kavuşmuş oluyor.
VVT-I Hangi Teknolojilerin Önünü Açtı?
Öncelikle hibrit arabaların kullandığı Atkinson Çevrimi ile çalışan içten yanmalı motorlar, supapların açılış ve kapanışına doğrudan müdahale ederek ortaya çıktı. Bu sayede motor hacmi büyük olmasına rağmen küçük hacimliymiş gibi yakıt tüketen ancak yanma verimliliği düşük hacimli motorlara kıyasla daha yüksek olan içten yanmalı motorlar ortaya çıktı. Bu motorlar düşük hacimli motorlara kıyasla kısmen daha fazla performans sunabiliyordu. VVT-I ile beraber Honda firması V-TEC, BMW ise Vanos isimli teknolojilerle supap zamanlarıyla hedefleri doğrultusunda oynadı.