Cruise Origin, General Motors tarafından otonom sürüş için tasarlanan model olarak bu seviyede ki ilk modellerden biri olarak tarihe geçiyor. Son dönemlerde daha çok konsept olarak gördüğümüz dinamikleri doğrudan sokaklardaki haliyle yansıtan Cruise artık yeni nesil sistemleri temsil etmekte. Küresel grupların ve markaların geleceklerinde söz sahibi olmak üzere kendi içlerinde yeni oluşumlara gidiş süreci son birkaç yılda hissedilir derecede arttı. SEAT-Cupra, Volvo-Polestar ve Ford-Edison Takımı gibi örneklerini kolaylıkla artırabileceğimiz bu oluşumlardan birisi de General Motors cephesinden gelmişti. Elektriğin yanında grubun tam otonom sürüş ve araç paylaşım teknolojilerinin merkezinde olan bu oluşuma Cruise adı verildi. Bugün ise o departmanın ilk somut projesine bakma vakti. Origin adıyla tanıtımı gerçekleştirilen tam otonom model, gelecekteki pod taşımacılığının da hayatımıza ne denli hızlı şekilde etki edeceğini gösteriyor.
Cruise Origin Olağanüstü Bir Teknoloji Taşıyor!
Cruise Origin taşıdığı teknolojik gelişimle olağanüstü bir durum bir durum yaratarak insanoğlunu ileri seviyeye taşıma amacından yer alıyor. Aslında Origin modeli bu projenin sadece görünen kısmı olarak söylenip, açıklanabiilir. Nitekim bunun arkasında devasa bir yazılım sistemi, uygulama ve teknoloji emeği olduğu aşikar görünüyor. Elbette ki aracın altyapısı da bunlar arasında yer almakta ve gözler önünde. Aracın temel fikri ise yapacağınız yolculuk boyunca sadece koltuğa para ödemeniz üzerine kurulu bir sistem şeklinde planlanmış konumda. Önümüzdeki süreçte filo olarak pek çok şehirde hizmet verecek olan modellerin hiçbirinde sürücü için bir kullanım alanı bulunmayacak olarak planlar kurulması bu segmentte ilgiyi arttırıyor. Bu da aslında niteliklerin doğrudan 5. seviye otonom sürüş olması demek olduğu açıkça görünüyor.
Üzerindeki 360 derecelik görüş yeteneği sayesinde araçların sisli havalarda bile başarılı bir operasyon geçirebileceğine vurgu yapılıyor. İnsan kullanımında yer alan sis hava durumunda bile bu makinelerin çok rahat gidebileceği dürtüsü ise insanın tüylerini diken diken etmeye yetiyor. Tamamen elektrikli bir platform üzerine geliştirilen Origin’in şimdilik hiçbir rakamsal verisi açıklanmış değil. Tanıtımı gerçekleştirilen versiyonuyla doğrudan sokaklarda göreceğimiz araçla ilgili detaylı bilgiyi bu yıl içerisinde açıklanması beklenmekte.