Türkiye’de Volkswagen fabrikası açılacak gibi dedikodular duymaya başladık. Peki, Volkswagen Türkiye’de fabrika açacak mı ve açarsa ne olur?
Türkiye’de Volkswagen Fabrikası Açılacak!
Alman otomobil markası Volkswagen, yeni fabrikasını nerede kuracağı konusunda merakla beklenen kararı verme aşamasına geldi. En güçlü iki adaydan biri ise Türkiye.
Yeni fabrikasını kuracak en uygun ülkeyi arayan otomobil devi, üzerinde durduğu ülkelerin sayısını ikiye indirdi. Tüm pazar araştırmalarının sonucunda bu iki ülke Türkiye ve komşu Bulgaristan olarak belirlendi. Volkswagen’in çok yakın bir zamanda bu ikisi arasından seçim yapması bekleniyor. Alman basınına göre fabrika konusunda henüz kesin bilgi yok.
Nisan ayı sonunda yapılacak, marka denetleme toplantısında konunun yeniden ele alınacağı ve kesin kararın kasım ayında yapılacak toplantıda verileceği söyleniyor. Alman basını, bu iki ülkenin seçilmesindeki en büyük neden olarak ucuz iş gücünü işaret ediyor. İki ülkede de personel giderleri Almanya’ya göre oldukça düşük. Henüz kesin bir açıklama gelmedi fakat Türkiye’de otomobil severlerin heyecanlı bekleyişi sürüyor.
Markanın yatırımları fabrika ile de kalmıyor
Volkswagen’in yeni yatırımları sadece fabrika kurmak üzerine değil. Otonom sürüş konusunda da yatırımları son hızda devam ediyor. Şirketin araştırma bölümü otonom sürüş testlerini, Hamburg’da şehir trafiği içerisinde gerçek sürüş koşullarında gerçekleştirdi.
Seviye 4’teki otonom sürüş için özel tasarlanan kameralar, ultrasonik sensörler, lazer tarayıcılar ve radarlardan oluşan beş e-Golf içeren bir filo kullanıldı.
Çok sayıda araştırmacı sürece dahil edilerek birçok araştırma projesi yapıldı. Otonom sürüş için yapılan bu testler müşteri odaklı hizmetleri değerlendirmek ve bireysel ulaşımı en iyiye ulaştırmak için kullanılacak. Bu tip teknik olanakların yanı sıra kentsel altyapı ile de yakından ilgilenen firma, dijital bir ekosistem kurmanın gerekliliğine dikkat çekiyor. Bu testlerin kentsel altyapı için de önemli olmasını bekliyor. Çünkü firmaya göre trafiğin ve araçların; hem yaya, hem yolcu, hem sürücü hem de araç için daha güvenli ve daha konforlu olmasının şehrin yapısıyla da doğrudan ilişkisi var. Bu yüzden sadece otomobile değil, şehir yapısına, trafik sıkışıklığına, ve trafik yönetim sistemlerine bağlı olduğuna işaret ediyor. Ayrıca bunların birbiriyle iletişim kurmasına olanak tanıyan dijital ekosistemin gerekliliğini vurguluyor.