İlk kez 1997 yılında tanıtılan 156 serisi Alfa Romeo’yu orta segmentte temsil ediyor. Aynı yıl Türkiye’ye ithal edilmeye başlanan Alfa Romeo 156’nın ülkemizde 1.6 litre 120 HP ve 2.0 litre 155 HP’lik motor seçenekleri bulunuyor. Alfa Romeo 156 Türkiye’de manuel vitesli ve direksiyondan vites değiştirmeye imkan tanıyan Selespeed versiyonları ile satılıyor.
Alfa Romeo 156 Selespeed Karoser ve İç Mekan
156 serisinin diğer üyelerinden bagaj kapağındaki ‘Selespeed’ yazısı ile ayrılan test otomobilimiz, şık hatları ile hala yollara çıktığı ilk günden beri ilgi çekmeye devam ediyor. Motor kaputundan, tamponuna kadar ulaşan büyük bir Alfa Romeo logosunun yer aldığı klasikleşmiş ön bölüm eski Alfa Romeo modellerini anımsatıyor. Gizli arka kapı kolları sayesinde coupe görünümüne bürünen 156’nın kromajlı ön kapı kolları araca nostaljik bir hava katıyor. 156’nın bagaj kapağına uzaman stop lambaları ince yapılı ve şık. Otomobilin dış mekanındaki özgünlük iç mekanda da devam ediyor. 156 ailesinin diğer üyeleriyle aynı iç mekana sahip Slesspeed’te yuvarlak göstergelere ağırlık verilmiş.
Bu göstergeler ile ’50’li yılların spor otomobillerini anımsatan Selespeed’te hız ve devir göstergesi direksiyonun hemen arkasına yerleştirilirken,yakıt, hararet göstergeleri ve anolog saat konsoluntam ortasında yer alıyor. Bu üç göstergenin hemen altına yerleştirilen Blaupunkt marka radyo-teybin ses kalitesi yüksek. Radyo-teybin altında klima ve havalandırma kumandaları yer bulunuyor. Dörtlü flaşör düğmeleriyse havalandırma kumandaları ile küllüğün arasına yerleştirilmiş. Orta konsolunda alüminyum görünümlü plastiğin kullanılması otomobile sportif bir hava katarken, küllük çevresindeki ahşap kaplama tamamen tezat yaratıyor. Selespeed’te dış aynalar ile ön ve arka sis farları el freninin yan tarafına konumlandırılmış. Ayrıca kokpitin sağ kapıyla birleştiği noktada yolcu hava yastığını devre dışı bırakan bir kilit yer alıyor. Otomobilin iç mekanında kullanılan malzemelerin kalitesi yüksek düzeyde. 378 litrelik bagaj ise bulunduğu segment için küçük. Gerçi Selespeed’in seslendiği kitle düşünüldüğünde bagajın boyutlarının pek anlamı kalmıyor.
Motor ve Performans
Testini gerçekleştirdiğimiz 156 Selespeed’te 1970 cc hacminde 16 supaplı bir motor yer alıyordu. Silindir başına çift buji kullanılan bu motor 6400 d/d’da maksimum 155 HP güç, 3500 d/d’da ise 187 Nm tork üretiyor. 2000d/d’ye kadar cansız kalan motor, bu devirden sonra etkileyici bir sesle birlikte demirleniyor. Ancak 156 Selespeed’in motorundan çok şanzımanı dikkat çekici. Direksiyonda yer alan butonlar sayesinde Formula 1 otomobillerine benzer bir şekilde vites değiştirmeyi sağlayan Selespeed teknolojisi, tork konvertörü olmamasından ötürü tiptronic sistemlerden farklı çalışıyor. Motorla şanzıman arasındaki bağlantıyı gizli debriyajı sayesinde ayıran sistem,kullanıcının aracı vitese geçirip gaza basmasıyla birlikte kavrama işlemini gerçekleştiriyor.
Debriyaj işlemi otomobil tarafından gerçekleştirildiğinden sürücünün sadece gaz pedalına basması yeterli oluyor. Selespeed şanzıman otomatik vitesli araçlardan farklı bir prensiple çalıştığından dolayı özellikle yokuş çıkarken geri kayma eğilimine dikkat etmekte fayda var. Selespeed sistemi vitesin yanında bulunan ‘city’ düğmesiyle otomatik konuma alınabiliyor. City konumunda vites geçişlerinin fazlaca hissedilmesi,motor devri düştüğünde şanzımanın vites değiştirme işlemini gecikmeyle yapmasıysa sistemin en çok dikkat çeken olumsuz özellikleri… 0’dan 100 km/s hıza 9.1 saniyede ulaşabildiğimiz Selespeed’in fabrika verilerine göre maksimum hızı 220km/s. Testimiz boyunca 100 km’de 11 litre kurşunsuz benzin tüketen otomobil 63 litrelik deposu ile 572 km’lik menzile sahip.
Kullanım ve Konfor
156 Selespeed sportif görünümü ve güçlü motoruyla genç kullanıcıların ilgisini çekebilecek bir otomobil. Dış mekandaki başarılı görünümü devam ettiren iç mekan ergonomik bir yapıya sahip ve kullanımı sorunlu bölgesi yok. Konfordan çok yol tutuş kabiliyetini artırmak için kullanılan orta sertlikteki süspansiyon sistemi darbeleri başarılı şekilde emiyor. İyi bir yol tutuş gösteren otomobil,yüksek süratlerde de stabil. Limitleri aşıldığında hafifçe önden kayan otomobili kontrol etmek kolay. Selespeed vites sistemi ‘city’ konumu hariç genelde başarılı çalışıyor. Selespeed’in vites kolunun konumu iyi seçilmiş. Vites büyütmek için ileri (+), vites düşürmek için geri (-)çekilen kol, sağa doğru ittirildiğinde boş (N) vitese geçiyor. Şanzıman bu konumdayken geri çekildiğinde geri(R) vitese geçiyor. Geri vites geçişle birlikte devirgöstergesindeki dijital ekranda R harfi çıkıyor ve sürücü sürekli olarak sesle uyarılıyor. ABS ve EBD desteklifren sistemi sayesinde 100 km/s hızla giderken yaptığımız ani frenle birlikte test aracımızı 42 metrede güvenlişekilde durdurduk. Bu mesafe günümüz otomobilleri için biraz uzun.
Tulu DARICAN 26/12/2001