Renault Zoe 2015 Test İnceleme ve Yorumları

Her elektrikli otomobil gibi, Zoe de nev-i şahsına münhasır bir tasarıma sahip. Renault Clio ile benzer tasarım oyunlarına sahip olan otomobil, 4084 mm’lik uzunluğuyla küçük sınıf standartlarını aşıyor.

Aynı şekilde 1562 mm’lik yüksekliği de bazı küçük sınıf crossoverlara yakın. Buna karşın aks mesafesi 2588 mm ve sınıf standartlarında.

Farların tümleşik tasarımı ve stop grubunda olduğu gibi kullanılan mavi ayrıntılar, otomobilin çevreci yapısına göz kırpıyor. Şeffaf stoplar, ilgi çekici bir görünüme sahip.

Tombul yüzüyle evcil hayvanları hatırlatan otomobilin arka kapıları, Clio’da olduğu gibi C sütununa gizlenen kapı kollarıyla açılıyor. 17 inç boyutundaki jantlarsa oldukça şık bir tasarıma sahip.

Zoe’nin iç mekanı, ferah bir yaşam alanı sunuyor. Öndeki alan oldukça geniş ve sıkıntısız. Orta konsol, tamamen Clio’dan alınmış ve ufak tefek farklılıklarla adapte edilmiş.

Çevresi mavi LED’lerle süslenen elektronik klimanın kumandaları anlaşılır ve kolay kullanılıyor. Torpido kapağı üzerindeki ufak göze, parfüm kartuşları konulabiliyor ki Renault’nun kullandığı parfümlerin kokusu oldukça başarılı ve iç mekandaki kalite algısını yükseltiyor.

Multi medya sistemine ev sahipliği yapan dokunmatik ekrandan birçok menüye erişilebiliyor. Otomobilin elektrik akımı, tüketim bilgisi gibi verilere ulaşılırken, klimanın sakinleştirici, hava temizleyici ya da iyonlaştırıcı özellikleri ayarlanabiliyor.

Hatta dışarıdaki hava kalitesi analiz edilebiliyor ve iki parfüm seçeneğinden biri seçilebiliyor. Bunun yanı sıra diğer Renault modellerinden tanıdık R-Link sistemiyle, Twitter’a girebilir, e-postalarınızı okuyabilirsiniz. Gösterge tablosuysa minimalist yapısıyla 90’ların Twingo’sunu anımsatıyor.

Kokpitin yapısı sebebiyle güneşli havalarda ön cama fazlasıyla yansıma olduğunu ve bunun rahatsızlık verdiğini de belirtelim. Vites topuzu yanındaki Eco düğmesiyle, fren enerjisi geri kazanımı desteği artırılabiliyor ve ısı yönetim sistemi devreye giriyor.

Yanal destekleri zayıf olsa da koltuklar, konforlu yapısıyla beğeni topluyor. Arka bölümdeki diz mesafesi küçük sınıf standartlarında, şaft tüneli olmadığı için yerde düz bir alan elde edilmiş ve üçüncü yolcunun da rahat etmesi sağlanmış. 338 litrelik bagaj hacmiyse yeterli, tek sorun yükleme eşiğinin yüksek olması.

Renault Zoe‘de alışık olmadığımız bir ünite kaputun altında göreve hazır bekliyor.

Önde konumlandırılan elektrikli motor, 3000 d/d’den itibaren 88 HP güç, 250 d/d-2500 d/d arasında 220 Nmtork üretiyor. Motor, gücünü tek oranlı şanzımanla ön tekerleklere aktarıyor. Zoe, içten yanmalı motora sahip otomobillerden çok farklı bir sürüş deneyimi yaşatıyor; güç, maksimum torkun üretildiği devirden itibaren kayıpsız üretildiği için, ara hızlanmalarda birçok turbo beslemeli motordan daha başarılı bir performans alınıyor.

Elektrikli motorun yarattığı ani hızlanma, ayak gazdan çekildiğinde yerini ani bir yavaşlamaya bırakıyor ve çoğu zaman fren pedalına basmaya ihtiyaç duyulmuyor.

Fren pedalının dozlaması da günümüz otomobillerinden oldukça farklı ve düşük hızlarda, sıkışık trafikte sertleşiyor ki bu zamanla alışılması gereken bir durum. Biz, test süresi boyunca tek şarjla şehir içinde 140 km yol kat edebildik.

Geleneksel prizlerle de otomobil şarj olsa da, böyle durumlarda şarj süresi uzuyor ve 18 saate kadar varabiliyor. Son hızı 135 km/s olan Zoe, her haliyle şehir için üretildiğini belli ediyor.

 Renault Zoe, 2013 yılında katıldığı Euro NCAP çarpışma testlerinden 5 yıldız alarak başarılı bir sonuca ulaştı. Sürücü ve yolcu korumasında iyi sonuçlar elde eden otomobilde, önden çarpma testlerinde sürücünün göğüs bölgesinde baskı izlendi.

Öte yandan kamçı etkisi testlerinde boyun korumasında vasat sonuçlar elde edildi. Yaya koruması ve güvenlik ekipmanları disiplinlerindeyse Zoe, başarılı bulundu.

Elektrikli Renault, 1503 kg’lik ağırlığıyla hafif bir otomobil değil; bunda 290 kg’lik lityum-iyon pilin elbette etkisi büyük. Fakat Renault mühendisleri, olabildiğince ağırlık merkezini aşağı çekmek için uğraşlar vermiş.

Süspansiyon sistemi, gerek konfor, gerekse yol tutuş beklentilerini karşılayacak şekilde orta sertlikte ayarlanmış. Direksiyon sistemi, yumuşak yapısı sayesinde şehir içinde pratiklik sağlarken, direkt yapısıyla da sevindiriyor; geri bildirim seviyesiyse zayıf.

Arkada torsiyon çubuklu sisteme ve 17 inçlik jantlara yer verilmesine rağmen darbe emişi konusunda beklentileri karşılayan Zoe, çok zorlandığında önden kaysa da elektronik melekler işini iyi yapıyor. Elektrikli motorun sesi, düşük hızlarda yayaların güvenliği için ilginç sesler yayıyor, fakat hız yükseldikçe bu ses de azalıyor ve otomobilde motor sesi duymak imkansız hale geliyor.

Başarılı yalıtım sayesinde rüzgar ve lastik gürültüleri de olabildiğince azaltılmış ve gerçekten huzurlu bir ortam yaratılmış. Birçok lüks sınıftaki otomobilde bile opsiyonel olarak satın alınabilen zamanlamalı ek ısıtıcı özelliğiyse Zoe’de çok dikkat çekici; anahtar üzerindeki tek düğmeyle otomobilin iç kısmını park halindeyken ısıtıp, soğutabiliyorsunuz.