Geçmişten Günümüze Ulaşamamış Araba Markaları

Saturn, Tennessee, Spring Hill’de kurulduğunda, adı “yeni bir tür otomobil şirketi” idi. GM’den ayrı işleyen ve GM’nin diğer bölümlerinden çok daha fazla özgürlüğe sahip olan özel, çalışanlara ait bir şirketti. Arabaları iyi sattı ama yeterince iyi değildi. Diğer bölümler de Satürn’ün benzersiz statüsüne kızmıştı. 2004 yılında Satürn çalışanlarının çokça beğendiği benzersiz düzenleme feshedildi. Bu muhtemelen onlar için sonu getirdi. 2010’da GM, bölümleri kapatırken, Satürn de kendini kapatılan ve geçmişte kalan araba markaları arasında buldu.

AMC, Hudson Motor Company ile Nash-Kelvinator Corporation arasındaki birleşme sonucu kuruldu. O zamanlar ABD tarihindeki en büyük şirket birleşmesiydi. 1950’lerin sonlarında, kompakt, yakıt tasarruflu arabalara odaklanmaya başladılar . AMC’nin cipleri, hattının geri kalanı eskidiğinden, şirketi 1970’ler boyunca ayakta tutan element oldu. Chrysler, karlı Jeep hattını kapmanın bir yolu olarak 1980’lerde şirketten kalan parçaları toparladı.

Otomotiv yöneticisi Joseph Frazer ve sanayici Henry Kaiser, bu kısa ömürlü ancak etkili otomobil üreticisinin ortakları olarak bir araya geldi. Üç Büyükler İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra savaş öncesi modeller satarken, Kaiser-Frazer tamamen yeni bir araba sunan ilk gruptu. 1951’e kadar, Kaiser ve Frazer, arabalarını nasıl satacakları konusunda farklı fikirlere ayrılana kadar başarılı oldular. Yine de Kaiser Motors bir şekilde devam etti. Sonunda Jeep’in yaratıcıları Willys-Overland’ı satın aldı ve Jeep’i American Motors Corporation tarafından satın alındıktan sonra yeni bir kitleye sundu.

Chrysler, Plymouth’u diğer arabalarına düşük maliyetli bir alternatif olarak tanıttı. Fütüristik tasarımı markayı 1950’lerde ve 60’larda güçlü tuttu, ancak diğer Chrysler ürünlerine Plymouth etiketini yapıştırmak 1990’larda bu kimliği yok etti. Chrysler Prowler ve PT Cruiser, eski, orijinal bir ruhu yeniden yakalamanın bir yolu olarak Plymouth olarak planlanmıştı, ancak araçlar piyasaya sürülmeden önce Plymouth kapatıldı.

Pontiac da, daha pahalı bir lüks otomobile daha ucuz bir alternatif olarak tanıtılan araba markaları arasındaydı. 1950’lerin sonlarında aralarında John DeLorean’ın da bulunduğu öncü liderlik, Pontiac’ı hızlı yarışan, heyecan verici, güçlü ve yol arabasına dönüştürdü. Yakıt kıtlığı ve güvenlik endişeleri 1970’lerde ve 80’lerde bu imajı sınırladı ve GM’nin 2008 Bölüm 11 yeniden yapılanmasına kadar yavaş bir düşüşle sonuçlandı.

Alman kökenli bir aile olan Studebakers, aslen bir araba ve vagon işi başlatan demircilerdi. İlk otomobillerini 1912’de pazarladılar ve güvenilir, kaliteli bir ürün sağladıkları için itibar kazandılar. Yönetimsel sorunlara rağmen, Büyük Buhran’dan sağ çıkmayı başardılar ve 1940’lar boyunca diğer üreticileri on yıllar boyunca etkileyecek yenilikçi araba tasarımları ürettiler. GM ile Ford arasındaki fiyat savaşları 1953’te Studebaker’ı neredeyse mahvetti. Felaket bir birleşmede yaşamlarını 13 yıl uzatmayı başardılar, ama ilerisi için yeterli olmadı.

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra, Amerikalı tüketiciler yeni araba tasarımları için çığlık atıyorlardı ancak büyük markalar henüz herhangi bir araç tanıtmamıştı. Preston Tucker, fütüristik güvenlik yenilikleriyle dolu yeni bir araba olan Tucker 48 Sedan ile boşluğu doldurabileceğine inanıyordu. Bir prototip 1947’de feci bir prömiyer yaptı, ama üründe sıkıntılar vardı. Daha sonraki prototiplerle çok daha başarılı çıkışlar yapıldı. Otomobili finanse etmek için Tucker, bekleme listesindeki istekli tüketicilere aksesuarlar ve spotlar sattı. Bu daha sonra bir SEC soruşturması ve davasıyla sonuçlandı. Tüm suçlamalar düştü ve Tucker masum bulundu. Ancak hasar verilmiş oldu ve Tucker Corporation ağır bir borç yükü altında kaldı ve günümüze ulaşamayan araba markaları listesinde yerini aldı.