Ana Sayfa Otomobille Yaşam Otomotiv Manipülasyonları

Otomotiv Manipülasyonları

0
16607

Otomotiv Manipülasyonu ne demek ve hayatımızı nasıl etkiliyor…Süreyya İzgi, çok acayip bir konuya parmak basıyor, gerçek otomobil meraklıları, mutlaka okuyun!

Dünya Otomobil Tasarım Trendlerinin En Yenileriden Örnek

Otomotiv Manipülasyonları

Otomotiv sektörü milyonlarca dolarlık yatırımlarla sürekli yeni teknoloji arayışında. 130 yılı aşkın otomobil tarihinde çok önemli icatlar yapıldı, baş döndürücü teknolojiler geliştirildi, kült otomobiller, ikon otomobiller, inanılmaz otomobiller üretildi. Geldiğimiz noktada gövde formlarında aerodinami, hacimlere göre verimlilik, yine hacimlere göre yakıt ekonomileri ve tabii performans belli seviyelere ulaştı. Teknolojinin tabii ki duracağı yok ve ileriye doğru gelişimi şüphesiz ki sürecek. Bunun yanında pazarlama sürmek zorunda. Kullanıcıların trendlerini de yakalamak gerekiyor. Bunları topladığımızda otomobil üreticileri kullanıcıları tıkandıkları anda işlerine gelen yeniliklere yönlendiriyor.

Şimdi öyle bir döneme geldik ki sedanlar sorgulanıyor. Çünkü satışlar dikkate değer oranda düştü. Artık varsa yoksa SUV araçlar! 100 yıldan uzun süredir üretim yapmakta olan Ford Motor Company, Amerika’da belli modeller dışında sedan modellerin üretimine son vereceğini resmen açıkladı. Amerikan otomobil devi yaptığı açıklamayla, iki model dışında hızla gelişen/değişen -belki de değiştirilen!- SUV ve crossover talebinin karşısında Amerika’daki sedan otomobillerinin çoğunun üretimini noktalıyor. Detroitli otomobil üreticisi, Ford Mustang spor otomobilini ve şirketin gelecek sene piyasaya sürmeyi planladığı yeni Focus crossover’ı tutmayı planlıyor. Ama Fiesta, Focus sedan, Fusion (Mondeo) ve Taurus artık Amerika pazarında yer bulamayacak. Ford, iki model dışında şirketin modellerinin çoğunu ortadan kaldıracağını ve şirketin ABD, Kanada ve Meksika’daki “kazanan portföyüne” odaklanmasını sağlayacağını söyledi.

Bundan sadece iki yıl sonra, Ford montaj hatlarını ve Kuzey Amerika showroom’larında satılan araçların sadece yüzde 10’u, Taurus veya Mustang gibi spor otomobiller olacak. Geri kalanı ise kamyonet, SUV ve ticari araçlar olacak.

Varsa Yoksa SUV!

Emin olabilirsiniz ki kısa zamanda benzer adımlar Avrupa pazarında da atılacak. Tabii bu kararı alan sadece Ford Motor Company değil, birçok marka da müşteri tercihleri doğrultusunda benzer tercihlerde bulunuyor. Ford, daha büyük araçlar için büyüyen iştahına yönelik tepki veren tek şirket değil. Fiat-Chrysler, yolun yukarısında oturmuş olan açık hava ciplerine vurgu yaparak, SUV’lere büyük yatırımlar yaptı. General Motors da aynı zamanda değişen pazar trendlerine de tepki göstererek, son yıllarda müşterilere artan sayıda crossover SUV üretimine geçti. Subaru ve Mitsubishi kokuyu önceden alan Japon üreticiler olmuştu zaten. Ve örneğin geçen yıl Ford Fusion satışları yüzde 21 düşerken, Nissan Altima’nın satışları ise yüzde 17 azalmıştı. Halen dünyanın en çok satan otomobilleri arasında yer alan Toyota Corolla, satışlarda yüzde 14 oranında düşüş yaşadı ve Honda Accord, satışların düşüşünü yüzde altıdan daha fazla gördü. Yakın zamanda bu markalardan da benzer yönde kararlar çıkabilir.

Bunlar Sakın Yönlendirme Olmasın?

Hatırlarsınız, 21. yüzyıla girmek üzereyken hafif ticari araç devrimi olmuş, Doblo, Kangoo ve benzeri araçlar, fonksiyonellikleri hızla lifestyle’a dönüştürülen station wagonların yerine monte edilmişti. Aslında asıl maksat taşıma kapasitelerini artırmak mıydı yoksa? Sahi, bir ara ne çok MPV gazlaması yapılmıştı, hatırlıyor musunuz? Şimdi onlardan gören var mı? Hani en iyi onlardı?

Sonra yine bir dalga geldi, otomatik şanzımanların yerini robotize vites kutuları aldı. Müşteri sandı ki otomatik şanzıman ucuzladı, halkla buluştu. Ama kazın ayağı öyle değildi, otomatik taklidi yaparak debriyaja kendi kendine basan elektrohidrolik mekanizmalı şanzımanlar, bol bol sorun yarattı, sorunsuzluk imajı olan markaların bile başını ağrıttı. Markaların amacı ne müşteriye hizmetti, ne  otomatik şanzımanın fiyatını düşürmekti oysa. Düşük üretim maliyeti de mühim ama asıl mesele, otomatik şanzımanlı araçların emisyon değerini düşürerek çevreye dost olabilmekti. Bizde değil ama, malum Avrupa’da, Amerika’da o işler çok sıkı. Zaten bir on yıllık buhranın ardından hepsi birer birer ama CVT ama tork konvertörlü, gerçek otomatiklere dönüyor.

Sedanlarla Vedalaşıp SUV’leri Gazlama Zamanı!

Şimdi moda hamle, sedanlarla vedalaşıp SUV’leri gazlamak. Artık yeni gelen araçlar arasında sedan ya da hatchback oranı giderek azalıyor, tüketici de sunulan, daha doğrusu yönlendirilen SUV olduğu için yıllanmış gövde formatlarına sırt dönebiliyor. Son 10 yıldır Amerika’da, son 3-4 yıldır Avrupa’da SUV satışları hızla artıyor. Kimsenin off-road merakı olduğundan değil, crossover denilen yükseltilmiş hatchbacklerde bile yüksekte daha güvende hissettiklerini sanıyorlar. Ama hata. Yüksek aracın stabilitesi de daha zayıftır, fizik kuralları gereği devrilmesi de kolaydır. Bu fırtına diner mi sürer mi bilemem ama olgunlaşmamış egoların arasında cüce gibi dolaşıyoruz . Neredeyse SUV’lardan yolu göremez olduk.

Ve bundan hiç de mutlu değiliz.

İmza: Hatchback, SW ve sedan severler!

 

HENÜZ YORUM YOK